Alevi Kültür Derneği Mersin Şube Lideri Hasan Kılavuz, “Alevi kurumlarına yapılacak tadilat, tamirat, aydınlatma parası, su parası bir lütuf değildir, Alevilerin hakkıdır. Zira biz bu devletten alacaklıyız. Alevilerin yüz yıllardan beri biriken alacağıdır. Bizim için değerli olan cemevlerimizin ibadet yeri olduğunun anayasal bir kurum olarak teminat altına alınmasıdır. Tek amacımızdır. Bundan vazgeçmiyoruz” dedi.
BirGün’ün haberine nazaran, Çalıştay sonunda yayımlanan sonuç bildirgesinde, şu sözler yer aldı:
“Burada vurgulanması gereken sonuç ise asırlarca çeşitli zorbalık çeşitleri ve zulümlere maruz kalmış Alevilerin biçimsel farklılıklar haricinde tüm akideyi takip ediyor oluşlarıdır. Ebediyen doğayı ve insanı merkeze alan Aleviler, cem olma, en güç kaidelerde dahi geleneklerini sürdürme ve semah dönmeyi sürdürebilmiştir. Ocak geleneği ve musahiplik kurumu canlılığını koruyabilmiş ve bu bağlar aracılığıyla irtibat lisanı sürdürülebilmiştir. Alevi kimliğinin anayasal olarak tanınması hem bu inanç kümeleri üzerindeki kısıtlayıcı ortamı dağıtacak hem de Türkiye’deki demokrasiye büyük alan açacaktır.”