Bir kişi 2015’te diğerine ilişkin banka hesabının şifresini kırdı ve hesaptaki parayı kendi hesabına aktardı. Akabinde parayı nakit olarak çeken sanık hakkında dava açıldı. Sanık, Bakırköy 49. Asliye Ceza Mahkemesi’nde Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 244/4’üncü hususunda belirtilen ve cürmü işleyene 2 yıldan 6 yıla kadar mahpusu öngören “bilişim sistemine hukuka karşıt müdahale suretiyle haksız çıkar sağlama” hatasından yargılandı. Mahkeme, sanığa 3 yıl mahpus ve 30 bin lira isimli para cezası verilmesine hükmetti.
Yerel mahkemenin kararına yapılan itiraz üzerine temyiz istemini görüşen Yargıtay 8. Ceza Dairesi, kararı bozdu.
‘Nitelikli’ hırsızlık sayıldı
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, oburunun banka hesabına ilişkin internet bankacılığı şifresini kırarak giren ve parayı kendi hesabına aktaran sanığın, “bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık” kabahatinden cezalandırılması gerektiğine karar verdi. Dairenin oy birliğiyle verdiği kararda, sanığın aksiyonunun, TCK’nin “nitelikli hırsızlık” hatasını tanımlayan 142’nci hususunun 2-e fıkrasında belirtilen “bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık” hatasını oluşturduğu belirtildi.
Yerel mahkemenin kurduğu kararda kabahat vasfında yanılgıya düştüğüne işaret edilen kararda, sanığın 5 yıldan 10 yıla kadar mahpus istemiyle yargılanması gerektiği kaydedildi.
