Çarpık kentleşme, filtreden kaçınan fabrikalar, arabalardan çıkan egzoz dumanı hava kirliliğini gün geçtikçe artırıyor. En kalabalık kentlerden biri olan İstanbul’da da hava kirliliği yüksek düzeyde. İstanbul’da bugünlerde hava kirliliği oranının DSÖ’nün belirlediği standartların üzerine çıktığına dikkati çeken İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Kolu Lideri Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu, İstanbul’da son vakitlerde sabah saatlerinde gri bir katman oluştuğunu vurguladı.
‘Son derece riskli’
“Bu gri bulut katmanı bizim için son derece riskli” diyen Prof. Dr. Gemicioğlu, “Hava kirliliği, kalp hastalıkları, astım ve KOAH üzere teneffüs yolu hastalığı olanlarda ataklara hatta inmeye ve pnömoniye yol açıyor. 65 yaşın üzerindeki şahıslar ve çocuklar için de çok büyük risk taşıyor ve bu bireylerin de hastalanmasına neden oluyor. Fakat hiç hasta olmayan küçük bebeklerde hatta anne karnında olanlarda, hava kirliliği ile ziyanlar ortaya çıkıyor. İlerleyen devirlerde hastalıkların oluşmasına neden oluyor. Hasebiyle aslında bu seviyeler, risk sonunun altına indirilirse pek çok insanın da vefatı önlenecek. Örneğin, son yıllardaki ölçümlerde dünyada 9 milyon kişinin yalnızca hava kirliliği nedeniyle oluşan birtakım rahatsızlıklar; bunlar zatürre olabilir, inme olabilir, KOAH atağı olabilir, kanserler olabilir. Tüm bu nedenlerden öldüğünü gösteriyor. Türkiye’de ise 44 bin kişi hava kirliliğine bağlı nedenlerden hayatını kaybediyor” tabirlerini kullandı.
‘Kronik öksürüğün sebeplerinden biri hava kirliliği’
İnsanların hava kirliliğini bildiğini lakin bundan hiç tasa duymadığını belirten Gemicioğlu insanların bunu hafife almayarak daha dikkatli olması gerektiğini anlattı.
İnsanlardaki kronik öksürüğün çok fazla nedeni olduğunun altını çizen Gemicioğlu, “Mesela bir reflü yahut geniz akıntısı da kronik öksürüğe neden olabilir. Ancak iki aydan fazla süren yani kronik müzmin öksürüğünüz varsa daima kirli havada iş yapıyorsanız kronik öksürüğün nedeni hava kirliliği de olabilir. Hava kirliliği sinsi bir tehlikedir, hem vefat hem de pek çok hastalığın esas sebebi” diye konuştu.
Hava kirliliğinin azaltılması için kimi tedbirlerinin alınması gerektiğini lisana getiren Gemicioğlu bilhassa fosil yakıtlarının daha az tüketilmesi gerektiğini söz etti.
‘Odun, kömür ve tezek yakılmasından uzak durulmalı’
Prof. Dr. Gemicioğlu, dünyada elektrikli araçlar kullanımının arttığını vurgulayarak “Bunun yanında yakıt olarak doğal gaz tercih edilmeli. Odun, kömür ve tezek yakılmasından uzak durulmalı. Dünya buna dikkat ediyor, bizim de dikkat etmemiz gerekiyor. Bunlara dikkat etmezsek kendi elimizle bu kirliliği arttırmış oluyoruz” değerlendirmesini yaptı.
‘Kirli havada sabah sporu yapmayın’
Hava kirliliğinin olduğu periyotlarda sabah sporundan kaçınılması gerektiğini aktaran Gemicioğlu şunları kaydetti:
“Sabah, konutları havalandırmadan mümkün olduğu kadar kaçınmalıyız. KOAH ile astım, yüksek tansiyonu, kalp rahatsızlığı olan bireylerin bu periyotta dışarıya çıkmamasını istiyoruz.”
