Sonbahar aylarında tabiatta yetişen mantarların bilinçsizce toplanarak tüketilmesi, zehirlenmenin yanında vefatı de beraberinde getiriyor. Geçtiğimiz günlerde Düzce’de ormandan topladıkları mantarı yedikten sonra zehirlenen 3 kişi, Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi’ne sevk edilmişti. Karaciğer Nakli Ağır Bakım Ünitesi’nde kalan 3 bireyden Yusuf Yavuz ve Emine Yavuz ölürken, Tuğba Yavuz‘un karaciğer nakli beklediği öğrenildi. Karadeniz’de başlayıp İstanbul’a kadar uzanan zehirlenme hadiselerinin artması üzerine uzmanlardan da ikaz geldi. Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi Karaciğer Nakli Programı Sorumlusu Prof. Dr. İlgin Özden, mantar zehirlenmelerinin karaciğer nakline kadar götürebildiğini lisana getirdi.
Karaciğer nakline kadar götürüyor
Prof. Dr. İlgin Özden, tabiattan bilinçsizce toplanan mantarların bedene verebileceği ziyanları sıralayarak, “Bilinçli bir toplama yapılmadığı vakit içinde mide bağırsak sistemini etkileyen, ishal ve kusma yapan zehirler olan mantarlar. Böbreğe ziyan veren zehirler içeren mantarlar. Hudut sistemini etkileyip sanrılara, havalelere sebep olabilen zehirler içeren mantarlar toplanıp tüketilebiliyor. Kemik iliği etkilenebiliyor, kan dolanımında bozukluklar olabiliyor. Şu anda en çok gündemdeki bahislerin biri de karaciğer ağır hasar görebiliyor. Karaciğer hasarı çok sinsi. Başlangıçta bir şey olmuyor. Muhakkak bir eşik açıldığı vakit kendini uygun sanan bir hasta 3’üncü günde çok ağır bir tabloya gidebiliyor ve acil karaciğer nakli gerekebiliyor” dedi.
Prof. Dr. Özden, nakil için canlı verici bulmakta önemli dertler yaşandığını da hatırlattı.
Bazı bireylerin mantar yediğini de söylemediğini lisana getiren Özden, “Kişi geçmişte mantar yedi, ishal ve kusmayı konutta atlattıysa bunu tekrar yaşadığında çok alarme olmayabiliyor. Bazen bu yıllarca bu türlü gidebiliyor. Şayet karaciğer zehri içeren bir mantar tüketmişse sorunlar giderek artıyor ve hastaya geldiğinde karaciğer naklinden bahsetmek zorunda kaldığınızda, ‘zaman vakit olurdu, hepimiz yiyoruz’ yansısı oluyor. Mantar yedikten sonra rastgele bir dert olmuşsa kesinlikle hastaneye gidilmeli ve karaciğer testlerine bakılmalı. Mantar zehirlenmesi olan şahısların karaciğer testlerinin en az 2 gün boyunca takip edilmesi, bir oynama yoksa hoş lakin oynama varsa seyrine nazaran hem panzehir verilmesi hem de buna karşın sorun oluyorsa karaciğer nakli merkeziyle de temas kurulması gerekiyor” sözlerini kullandı.
‘Bu yıldan çok kaygılıyız’
Sebebi bilinmeyen bir biçimde bu yıl yaşanan zehirlenmelerin ağır olduğunu söyleyen Özden, şunları söyledi:
Bu yılki zehirlenmeler çok ağır gidiyor, sebebini bilmiyorum. Geçen yıl hastanemize 6 mantar zehirlenmesi gelmişti. Bunların hepsini karaciğer nakilsiz güzelleştirdik. Bu yıl çok ağır karaciğer hasarıyla ve süratle bozulan formda hastalar geliyor. Bu yıldan bu sebeple çok telaşlıyız. Mantar yenmesin, toplanmasın halinde bir yasakla çözülebilecek bir bahis değil. Bireyin, tecrübeli insanlara danışarak toplaması, hevesle toplayıp yememeye dikkat etmek lazım. Şayet mantar yedikten sonraki 1-2 gün içinde rastgele bir sıra dışı sıhhat durumu hissediyorsa, kesinlikle ve kesinlikle hastaneye başvurmalı ve mantar yemiş olduğunu acil ünitesindeki doktora kesinlikle söylemeli. Belirtiler 1-2 saat içinde de çıkabiliyor, 1-2 gün sonra da. Birinci 3 gün dikkatli olmak gerek.
Düzce’de mantar zehirlenmesi yaşayan hastalarla ilgili de bilgi veren Prof. Dr. Özden, “Düzce’de zehirlenmenin 48 saatinden sonra, maalesef aşikâr bir devir geçtikten sonra bize başvurmuş durumu ağır 3 hasta geldi. Biz ağır bir halde tedavisine hastanemizde başladık. Şuur durumları etkilendiği anda acil karaciğer başvurusu yaptık. Canlı verici adayı ailede yoktu. Şu anda sıhhat bakanlığında acil karaciğer bildirimimiz var. Üçüncü hasta için organ bağışı olur, bu hastamıza uygun bir karaciğer çıkarsa acil karaciğer nakli yapmayı ümit ediyoruz” dedi.
