Pantone Renk Enstitüsü yönetici yöneticisi Leatrice Eiseman tarafından “kadife eldiven içindeki bir yumruğa” benzetilen Viva Magenta’nın hoşluğu, ikilemlerin orta noktasında kendisini konumlandırmasından geliyor. AdPro, bu rengin kalıpları kıracak kadar bahadır olmakla birlikte çok çeşitli bağlamlarda ve uygulamalarda “davetkar, erişilebilir ve şaşırtıcı” olduğunu tabir ediyor.
Enstitü bu rengin günümüze de uygun bir renk olduğunu ve tüm insanları hayatı cesurca yaşamaya teşvik eden bir ton olduğunu açıkça vurguluyor. Eiseman, “Rengin ismi bile size bunun memnunluk verici bir renk olduğunu, iyimserliği ve neşeyi teşvik eden coşkulu bir renk olduğunu söylüyor” dedi.
Eiseman sözkonusu rengi, “Sıcak ve soğuk ortasında istikrar kuran nüanslı bir kızıl kırmızı tonu, onu hibrit bir renk olarak adlandırıyoruz. Cüretkar, herkesi kapsayan… basitçe kabullenilebilen bir renk” olarak tanımladı.
Fotoğraf: Pantone Renk Enstitüsü
‘İnsanlar argümanlı renkleri tercih etmeye her zamankinden daha çok hazır’
Gerek podyumlarda gerekse metaverse üzere sanal ortamlarda kendini daha fazla göstermeye başlayan koyu pembe-kırmızı tonların, önümüzdeki sene konut ve ticari iç yerler için de daha çok tercih edilen bir renk olması bekleniyor.
Viva Magenta, “oldukça canlı bir renk” olmasıyla geçmiş yıllarda göz korkutucu olarak algılanmış olsa da Pantone, tüketicilerin rengin sunduğu tüm imkanları kucaklamaya her zamankinden daha hazır olduğunu tez ediyor. Eiseman, “Yıllardır devam eden renk söz ilişkilendirme çalışmalarımız var ve beşerler artık bir renk dokunuşunu nerede kullanabilecekleri konusunda biraz daha yürekli oldukları bir noktaya ulaştılar. Ve bu dokunuş artık yalnızca kanepeye atılacak bir yastık manasına gelmiyor. Bu dokunuş birkaç duvar manasına geliyor” diye devam etti.
Kapak fotoğrafı: Pantone Renk Enstitüsü
