Gazi Üniversitesi Sarsıntı Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Samet Arslan, Düzce’nin Gölyaka ilçesinde meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki sarsıntının İstanbul zelzelesini tetikleyip tetiklemeyeceği konusunda yorum yapmanın erken olduğunu belirtti. Prof. Dr. Arslan, “İstanbul zelzelesi o denli ya da bu türlü olacak. İstatistik ve bilimsel olarak bakarsak İstanbul zelzelesi için vakit doldu. Gözümüzü yummanın manası yok, gerçekle yüzleşmek lazım. İstanbul zelzelesi dünden daha yakın” dedi.
Gazi Üniversitesi Zelzele Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Samet Arslan, Düzce Gölyaka’daki 5.9’luk sarsıntının sıra dışı olmadığını, beklenen bir sarsıntı olduğunu söyledi. Prof. Dr. Arslan, “Zamanlaması açısından bile neredeyse iddiası güç olmayan bir zelzele. Ortada kırılmamış bir bölge vardı, kırılması bekleniyordu ve kırıldı. Türkiye’nde 2 büyük fay çizgisinden Kuzey Anadolu Fayı; yüzyıllardan beri Türkiye’de büyük sarsıntıların olduğu fay sınırı. Bu çizgilerin birbirlerine nazaran hareket suratları var. Kuzey Anadolu Fay Çizgisinde ortada bulunan bölge İç Anadolu Bölgesi, batıya yanlışsız her yıl hareket diyor. Bu hareket sırasında vakit zaman sıkışmalar meydana geliyor ve bir anda kırılmaya yol açıyor. Fayın her iki tarafında hareket meydana geliyor, sıkışıyor, dayanılmayacak noktaya geldiğinde bir anda kırılıyor, işte bu an zelzele anı” dedi.
‘Şiddetli sarsıntı şimdi olmadı’
Prof. Dr. Arslan, Kuzey Anadolu Fay Çizgisi’nin, doğudan batıya yanlışsız göçen, hareket eden bir zelzele sınırı olduğunu vurgulayarak, “Erzincan’da bir kırılma meydana geliyor, gerisinden devam ederek kayıyor, Bolu’ya gerçek kayıyor, Düzce’ye, Marmara’ya, Ege’ye gerisinden da Yunanistan’a kayıyor. Büyük sarsıntıları takip ettiğinizde bu sıralama vardır. Bilimsel olarak da bu var. Kuzey Anadolu Fay Çizgisindeki beklediğimiz o şiddetli sarsıntı şimdi olmadı” diye konuştu.
‘İstanbul zelzelesi dünden daha yakın’
Düzce zelzelesinin İstanbul sarsıntısını tetikleyip tetiklemeyeceği konusunda yorum yapmanın erken olduğunu tabir eden Prof. Dr. Samet Arslan, “İstanbul zelzelesi o denli ya da bu türlü olacak. İstatistik ve bilimsel olarak bakarsak İstanbul zelzelesi için vakit doldu. Gözümüzü yummanın manası yok, gerçekle yüzleşmek lazım. İstanbul sarsıntısı dünden daha yakın. Yapılan çalışmaları üst üste koyduğumuzda İstanbul’da olacak sarsıntı için birtakım olasılıklar var, kırılmamış fayları hepsinin birebir anda kırılması yahut sıralı olarak kırılması üzere opsiyon var. İstanbul’da 7’den aşağı, 7.3’ten üst olmayacak bir zelzele bekleniyor” sözlerini kullandı.
100 bin civarında kişi önemli etkilenecek
Prof. Dr. Arslan, bu türlü bir sarsıntı olduğunda fay çizgisine yakın bölgelerin sarsıntısı daha şiddetli hissedeceğine işaret ederek, “İstanbul’un güney kıyısının 5 kilometrelik bir bandı, adaların karşısından başlayacak formda, Marmara Ereğlisi’ne kadar hatta o bölgenin sarsıntıdan önemli halde etkileneceği ortaya çıkıyor. Bu sonucu nereden çıkartıyoruz? Bilhassa Avrupa yakasındaki taban özellikleriyle ilgili bir durum bu. Tabanın yumuşak olduğu yerlerde; Düzce bunlardan biridir, buralarda zelzelenin şiddeti çok daha yüksek hissediliyor. Tabanın kayalık olduğu yerlerde az hissedersiniz. Bu bölgelerde çok önemli hissedilmesini bekliyoruz. Bu bölgede en az 30 bin binanın önemli etkileneceği, 100 bin civarında vatandaşın da önemli etkileneceği gözüküyor. Sarsıntının kendisi felaket değil, içinde bulunduğunuz ortamın sağlam olması ya da olmaması asıl felaket” değerlendirmesinde bulundu.
