Bursa’nın Orhaneli ilçesi Göynükbelen Mahallesi’nde 27 Temmuz 2018’de Bursa Barosu avukatlarından Cüneyt Bülent Şeker’in müvekkiline 4 yıldır borcunu ödemediği öne sürülen Konuk ailesine haciz süreci uygulandı. Avukat Şeker, haciz için jandarma gruplarıyla birlikte ailenin meskenine gitti. Haciz uygulanan yaklaşık 80 koyunu almak için kamyon geldiği sırada Ömer Konuk ve annesi Sevim Konuk, yetkililere direndi.
Avukatın yanağını ısırdı
Çıkan arbede sırasında Ömer Konuk, Şeker’i yanağından ısırdı. Sevim Konuk ise yetkilileri bıçakla tehdit etti. Isırılma sonucu yanağından bir kesim koparılan ve hastaneye kaldırılarak tedaviye alınan avukat Şeker’in şikayeti üzerine anne ile oğlu gözaltına alındı. Jandarma karakolunda tabirlerinin akabinde adliyeye sevk edilen anne ve oğlu, tutuksuz yargılanmak üzere hür bırakıldı.
Ömer Konuk ile annesi Sevim Konuk hakkında Orhaneli Asliye Ceza Mahkemesi’nde ‘kasten yaralama’, ‘yargı vazifesi yapan bireylere vazifesini yaptırmamak için direnme’, ‘kamu görevlisine hakaret’ ve ‘mala ziyan verme’ hatalarından dava açıldı. Yargılama sonunda mahkeme heyeti, Ömer Konuk’a ‘kasten yaralama’ ve ‘görevi yaptırmamak için direnme’ hatalarından 2 yıl 6 ay mahpus cezası verdi. Sevim Konuk ise ‘yargı vazifesi yapan şahıslara vazifesi yaptırmamak için direnme’ hatasını bıçakla işlediği gerekçesiyle 3 yıl 1 ay 15 gün mahpus cezasına çarptırıldı.
Bölge yönetim mahkemesi verilen cezayı az buldu
Avukat Cüneyt Bülent Şeker’in itirazı üzerine evrak temyize gitti. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi’nde yine görülen davada mahkeme heyeti, avukatı yüzünde iz bırakacak halde ısıran Ömer Konuk’un cezasını artırarak, ‘Kasten adam yaralamak’ hatasından 4 yıl 2 ay mahpus cezası verdi. Anne Sevim Konuk’a verilen ceza ise 2 yıl 6 aya düşürüldü.
Karar onanırsa cezaevine girecek
Karar Yargıtay tarafından onanırsa tutuksuz yargılanan Ömer Konuk’un cezaevine gireceğini söyleyen avukat Cüneyt Bülent Şeker, şunları söyledi:
“4 yıldan beri tahsil edilemeyen bir alacak vardı. Müvekkilimiz borçlarını ödeyemediği için mülküne hacizler gelmişti. Bankalar tarafından çiftliğine haciz yapılmıştı. Çocuğunu evlendiremez durumdaydı. Biz de 3 kere hacze gittik. Daha evvel de bir taarruza uğramıştık. Bu sefer gittiğimizde kısmen tahsil edebildik zira, taarruz sebebiyle yarım kesildi iş. Daha evvel lokal mahkeme 2 yıllık bir ceza vermişti. Lakin istinaf mahkemesi bunu 4 yıl 2 aya çıkarttı. Bizce kâfi değil lakin yeniden de adaletin sağlanması, adalete yaklaşılması açısından değerli bir ilerleme olarak bunu görüyorum. Bunun büyük kıymeti var. Bu cezanın yatarı var zira. Bunun kamu güvenliği bakımından büyük ehemmiyeti var. Zira insanların birbirine borç vermesi, vade vermesi fakat buna bağlı. Bu bahiste Bursa Barosu’nun da büyük gayreti oldu. Bence adaletin sağlanması açısından değerli bir ilerleme. Kamu çalışanlarına yapılan taarruz konusunda örnek teşkil edecek bir karar. Umarım bundan sonra benzeri taarruzlara bu karar mani olur diye düşünüyorum. Yargıtay’dan onaylanırsa beklediğimiz halde bir karar olmuş olacak.”
