Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün yüzde 25 olarak duyurulan memur ve emekli maaş artış oranını bugün yüzde 30’a çıkardıklarını, en düşük emekli maaşının da 5 bin 500 lira olarak uygulanacağını açıkladı.
TÜİK’in enflasyon oranına nazaran emeklilerinin yüzde 15,39 düzeyinde maaş artışı alması gerekiyordu. Bu orana eklenen yüzde 14,61’lik refah hissesi ile emekli aylıklarına yapılacak artırım oranı yüzde 30 oldu.
Birleşik Emekliler Sendikası, artırımın tekrar gözden geçirilmesini talep etti. Sendikanın bugün yaptığı yazılı açıklamada şu sözler yer aldı:
‘AKP’den evvel en düşük emekli aylığı, taban fiyatın yüzde 35 üzerindeydi’
“Emekli maaş artışları 3 Ocak’ta 6 aylık TÜİK enflasyon dataları yüzde 16 olarak açıklandıktan sonra Cumhurbaşkanı üzerine 9 puan ekleyerek memur ve emekli maaşlarına yüzde 25 artış yapılacağını açıkladı. Daha sonra ise sendikamız ve emeklilerden gelen yansılar üzerine en düşük emekli aylığını 5 bin 500 TL’ye, daha evvel açıklamış olduğu yüzde 25 oranını da yüzde 30’a yükseltti. Meğer biz emekliler, 2002 yani iktidar partisi AKP’den evvel en düşük emekli aylığı olarak taban fiyatın yüzde 35 fazlasını alıyorduk.
‘Sadece alım gücü korunsaydı en düşük aylık 11 bin 500 tl olacaktı’
Bugünkü hesaba nazaran taban fiyat 8 bin 500 TL’nin yüzde 35 fazlası, 11 bin 500 TL eder. Yani bugün emekliler hiç artırım almayıp yalnızca alım gücü korunsaydı, emeklinin alacağı maaş 11 bin 500 TL olacaktı.
‘Bu maaş emekliye vefat ücretidir’
Cumhurbaşkanı tarafından ‘emekliye müjde’ diye verilen artırım ne kadar? Bugünkü minimum fiyatın yarısına denk geliyor. 3 bin 500 TL olan en düşük emekli aylığı 5 bin 500 TL’ye yükseltildi. En berbat mesken kirasının bile bu sayının üzerinde olduğu, gerçek çarşı-pazar enflasyonun yüzde 300’lerde olduğu gerçeğini göz önüne aldığımızda, bu emekliye ömür değil zulüm ve mevt fiyatıdır.
‘En düşük emekli maaşı, taban fiyata yükseltilmeli’
Biz emekliler önümüzdeki günlerde Meclis’e gelecek olan bu oranı 14 milyon emekli ismine muhakkak kabul etmediğimizi ve TBMM’de bu evvel düşük emekli maaşının isminden da anlaşılacağı üzere yani en düşük fiyat olan minimum fiyata 8 bin 500 TL’ye yükseltilmesini talep ediyoruz. Aksi takdirde milletvekilleri, milletin değil sarayın temsilcileri olduğunu tasdiklemiş ve varlıklarını inkar etmiş olurlar. Varlığını inkar eden bir Meclis’in ise yalnızca maaş almak için bu alanı işgal etmesinin biz emekliler açısından hiçbir şey tabir etmeyeceğini belirtiyoruz.
‘Sadaka değil hakkımızı istiyoruz’
Biz emekliler sadaka değil, geçmişte verdiğimiz hizmetin ve vergilerle peşin ödediğimiz hakkımızın verilmesini istiyoruz. Emekliler olarak bir sefer daha diyoruz ki ‘Emekliye layık görülen fiyat hayat değil mevt ücretidir’.
‘Kararınızı tekrar gözden geçirin’
TÜİK’in açıkladığı yüzde 16’lık gerçekle ilgisi olmayan oranın üzerine yalnızca yüzde 14 refah hissesi ekleyenlere 14 milyon emekli ismine ‘Kararınızı tekrar gözden geçirin’ diyoruz. Aksi durumda, seçim sandığıönümüze geldiğinde biz emeklilere ‘Yüzde 14 refah hissesi ile yaşayın’ diyenlere bizlerde sandıkta ‘Yüzde 14 oyla nasıl iktidar olursanız olun’ diyeceğiz. Sefalet değil, geçim fiyatı istiyoruz.”
