Amasra’da 14 Ekim akşamı meydana gelen maden faciasında 41 personel hayatını kaybetmişti. Facianın akabinde soruşturma başlatılsa da şimdi bir gelişme yaşanmadı. Halk TV’de Can Coşkun‘un hazırlayıp sunduğu Haber Masası’na bağlanan Avukat Evren İşler yaşananları anlattı. İşler, Amasra’da maden faciasında hala hiçbir şüphelinin sözünün alınmadığını açıkladı.
‘Tek bir şüphelinin dahi sözü alınmadı’
Dün basına yansıyan “Şüphelilerin tabirleri 10 dakika sürdü” haberlerinin hakikat olmadığını belirten İşler, şunları söyledi:
“Bugün prestijiyle evrakta bir tek şüphelinin dahi sözü alınmamış durumda. Savcılık kimin kuşkulu olacağına dair karar vermemiş durumda. TTK’nın yapılanması aşikâr, münasebetiyle bugüne kadar bir tek insanın sözünün alınmamış olması, hiçbir isimli önlemin uygulanmamış olması kabul edilemez nitelikte. Zira bu maden hala TTK tarafından bir nevi işletiliyor. Eksi 300 kotunda devam eden bir yangın var. Yangın ilerlememesi için yapılan barajlar kelam konusuydu. TTK, savcılıktan bu yangını denetim altına almak için eksi 100 katına inmek için müsaade istedi. 21 kişilik grup madene indi. Hala madendeki her sürecin TTK tarafından yapılıyor olması başlı başına badire. Yapılması gereken bütün süreçlerin tarafsız bireyler tarafından yapılması gerekir. TTK’nın madenden derhal çıkması gerekir. Madenin içinde yapılan her türlü sürecin 24 saat kaydıyla kayıt altına alınması gerekir. Oradaki kanıtlara ne olduğu hepimiz için can yakıcı. Bu kanıtlar bizi gerçek sorumlulara götürecek. Biz gerçek sorumluları çalışanların tabirlerinden ve Sayıştay raporlarından görebiliyoruz.
‘Soruşturmanın faal ve şeffaf yapılması gerekir’
TTK sorumluların sorumluluğu bu kadar yüksekken madeninin hala TTK denetiminde olması soruşturmanın niteliğine ait çok önemli kuşkular yaratıyor. Hasebiyle öncelikle soruşturma süreçlerinin aktif ve şeffaf biçimde yapılması gerekir. Süratlice madendeki her türlü sürecin bağımsız bireyler tarafından savcılık kontrolünde yürütülmesi gerekir. Madene girilerek keşif yapılması, ailelerin avukatları tarafından belgeye sunulan taleplerin yerine getirilmesi gerekir. Fakat şu anda öncelikli görünen soruşturmanın faal yürütülmesi için gereken şey madenin denetiminin TTK’dan alınması ve TTK yetkililerinin süratlice soruşturmaya dahil edilmesi ve sorumluların tutuklanması gerekir.
‘Biz bunu Çorlu’da gördük’
Bütün dokümanlarda kelam ve hak sahibi olanlar hala madende ellerini kollarını saklayarak dolaşmaları kabul edilemez. Biz bunu Çorlu belgesinde gördük. TCDD yetkililerin toplantı yapıp sanık ismi belirlediklerini gördük. Tıpkı şeyin Amasra’da olmasına, bir adaletsizliğe daha bu toplumun takati olmadığı niyetindeyiz. Ailelerin ve emekçilerin şu an prestijiyle en can yakıcı talebi soruşturmanın aktif ve şeffaf yürütülmesidir.”
