CHP Niğde Vilayet Lideri Erhan Adem, bugün vilayet başkanlığı binasında Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’ne yapılan işçi ve öğretim vazifelisi alımına ait basın toplantısı düzenledi. Adem, şunları söyledi:
“Öncelikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi liderimiz Ekrem İmamoğlu’na verilen mahkeme kararını tanımadığımızı beyan ediyoruz. Zira siyasal bir karar olduğunu, siyasal bir baskının olduğunu ve savcının yargıçların bu türlü bir karar verdiğine inanıyorum.
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’nde 2020’den 2022’e kadar yapılan hukuksuz uygulamaları anlatacağım. Birinci olarak milletvekili danışmanı olarak çalışan Hüseyin Kamar, 2 yıllık işletme mezunu olup Niğde Toplumsal Bilimler Fakültesi Meslek Yüksekokulu Adalet Kısmı ikinci sınıf öğrencilerine memleketler arası örgütlenme dersine girmesi için alınmıştır üniversiteye. Buradaki gaye şudur; ders verme yetkilendirdikten sonra üniversitelerde öğretim vazifelisi olabiliyor. Bir periyot tamamladığı vakit gelecek sene öğretim vazifelisi takımı almış oluyor. Öğretim takımına geçince de üniversitenin öğretim vazifelisi olarak işe başlatılıyor.
Burada sormak istediğimiz, hiç üniversitede öğretim vazifelisi yok mu bu dersi verecek, hiç doçent yok mu, yardımcı doçent yok mu yahut haydi diyelim üniversite de hoca yok dışarda bu işin uzmanı olan hukuk fakültesi mezunu avukatlarımız var. Bu avukatlardan birisine ders verdirilemez miydi? Burada milletvekili danışmanı olması arkadaşın öncelik oluyor. Biz bunu tanımıyoruz. Bir sürü öğretim vazifelisi olmak için imtihanlara giren arkadaşlar var, üniversite mezunları bireyler var. ALES imtihanına giriyorlar öbür bir imtihana giriyorlar, kurula giriyorlar sonra öğretim vazifelisi yapılıyor. Burada bir kişinin dışardan alınıp üniversiteye öğretim vazifelisi yapılmasını biz şiddetle kınıyoruz. Yapılan uygulama yanlıştır. Milletvekili danışmanı olması yahut AK Partili olması hiç kimseye avantaj sağlamamalı.
‘TÜGVA’lı 54 kişi üniversitede memur oldu’
Şu an Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’nde özel kalem müdürü olarak vazife yapan Abdurrahim Cemal Saygın, 2018’de paklık personeli olarak vazifeye başlıyor. 2020’de üniversitede derse girerek öğretim vazifelisi yapılıyor. Tekrar birebir uygulama. 2022’de özel kalem müdürü olarak atanıyor. Torpil ve hülle sistemi burada da işletiliyor. Üniversiteye hoca olmanın bir saygınlığı kalmıyor. Siyaset kanalı devreye giriyor bu durum üniversitedeki hocalar ortasında infial yaratıyor.
Yine üçüncü olarak Abdulgani Özkan, Çamardı İmam Hatip Lisesi’nde müdürken yeniden üniversitenin bünyesine alınıyor. Evvel şube müdürü sonra Eğitim Bilimleri Enstitüsü Sekreteri sonra da genel sekreter yapılıyor. Donanımlı bilgili daire liderleri ve sekreterler varken, niçin siyasi torpil ile dışarıdan genel sekreter alınıyor. Abdulgani Özkan Çamardı, İmam Hatip Lisesinde müdür iken öğrencilerine koreografi ile ‘RTE’ yazdırmanın ikramını mi almış oluyor?
2022 yılında üniversiteye memur olarak alınan 54 şahsa halk eğitim üzerinden TÜGVA kanalıyla sertifikalar aldırılıyor ve iş ilanı çıkartılıyor. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi bu sertifikalara uygun ilana çıkıyor. Sonra da ilana uygun belirlenen şahıslar üniversiteye memur olarak alınıyor, yani TÜGVA’lı 54 kişi üniversitede memur olarak misyon başı yapıyorlar. Buradaki memur alımında siyaset yüksek perdeden konuşuluyor. AK Partili ve TÜGVA’lı olmak memur olmanın kapılarını açıyor.
Değerli arkadaşlar birçok gencimiz, birçok üniversite mezunu arkadaşımız memur olmak için KPSS imtihanına giriyor, büyük uğraşlar veriyor, gayeler koyuyor fakat bir türlü memur olamıyor. Yani TÜGVA’lı olmak memur olmak için çok kolay bir metot. Biz bunların memur alımlarının liyakate dayalı memur alımları, öğretim vazifelisi olan şahısların liyakatli olması, mesleğinin uzmanı olan şahıslar olması gerekiyor lakin maalesef torpil başını almış gidiyor. AK Partili olan siyasetin gücünü kullanan ve TÜGVA’lı olan şahıslar memur olarak üniversitemizde vazife yapıyor. Biz bu olayı şiddetle kınıyoruz ve kamunun vicdanına bırakıyoruz.”
